29 Ağustos 2007 Çarşamba

1/72 Revell Fokker DVII - Bitti

Maketi tüm decaller dahil, sadece mat vernik hariç tamamladım.

İşte resimler;






1/72 Revell Fokker DVII

1/72 ölçekli Revell Fokker DVII yapımına başladım.

Maket gayet sorunsuz ve güzel bir maket. Daha fazla detay olabilirdi ancak yeterli.

Kutu içinde iki ayrı DVII yapmanıza imkan veren decaller çıkmakta. Birisi Mavili uçağı ile Bruno Loerzer'in, (kutu üstünde görünen), diğeri ise Hermann Goering (2.dünya savaşındaki Alman Hava kuvvetleri komutanı, 1.dünya savaşında ise ünlü bir pilottu).

Benim tercihim ise Hermann Goering'in uçağı oldu. Bruno Loerzer'i daha fazla istememe rağmen kutu içinden çıkan Lozenge kamuflajının boyasız gelmesi beni vazgeçirdi. Zira bunun boyama işleri gerçekten çok vakit alacaktı.

Goering'in bembeyaz uçağına uygun olarak maket beyaz plastikten yapılmış. Bu gayet işimi kolaylaştırdı.

Yapım aşamasında en zorlandığım yer tüm çift kanatlılarda olduğu gibi üst kanadın montajıydı. Üstelik çıtalardan biri boyanın eritmesi sonucu ağaçtan ayırırken kırıldı. Neyseki düzeltmeyi başardım. (alttki resimde sağdaki küçük parça)





17 Ağustos 2007 Cuma

Testor 1/48 Niuport 17C - Bitti

En sonunda uçağa önce parlak vernik - decaller ve mat vernik sürerek tamamladım.

Sonuçtan genel olarak memnunum, iniş takımlarında bir yamukluk söz konusu. Bunu ne yazıkki bütün işlemler bittikten sonra fakettim, aslında düzeltebilirdim ama çok fazla uğraşmak istemedim. Çünkü bu yaptığım ilk maketlerde bu tür detaylarla uğraşmak yerine boya vs.. de tecrübe kazanmak istiyorum.

Uçak tamamen fırça boyama ile yapıldı.

Neyse işte resimler...

13 Ağustos 2007 Pazartesi

BİLGİ - FOKKER SCOURGE

1. Dünya Savaşı'nın başında uçaklar (ki o zamanlar uçaklar uçurtmadan biraz halliceydi) genelde keşif için kullanılıyordu, bazende uçakta bulunan 2. adamın yere el bombası atması şeklinde kullanılıyordu. Önce ünlü pilot Roland Garros'un (evet o tenis turnuvasına ismi verilen pilot) fikrini bulduğu ve daha sonra Anthony Fokker'ın üretime geçirdiği pervanenin arkasından senkronize ateş etme mekanizması bulunduktan sonra işler tamamen değişti.


Bu mekanizma ile, pervane arkasına yerleştirilen makineli tüfek, mermiler pervaneye çarpmadan, pervanenin hareketine göre arkasından ateş edebiliyordu.




Anthony Fokker bu mekanizmayı tek kanatlı Fokker E serilerine (E.I , EII , EIII , EIV) monte edince dünyanın ilk avcı uçağı üretilmiş oldu. Bu uçak üretildiktan sonra Almanlar mevzilerin üzerinde keşif uçuşu yapan uçakları teker teker düşürmeye başladılar. Fransızlar buna karşılık kanadın üzerinden (pilotun ve pervanenin üstünden) ateş edebilen Nieuport 11 (Bebe)'yi savaşa sürene kadar geçen zaman müttefikler için havada tam bir kabustu. Bu döneme "Fokker Scourge" (Fokker belası) denmiştir.

İşte bu dönemde Almanlar 2 ünlü pilot çıkarmışlardır. Birisi Oswald Boelcke diğeride Max Immelmann'dır. Oswald Boelcke havacılar tarafından hala benimsenen "Boelcke's Dicta" denen havacılığın vazgeçilmez 8 kuralını bulmuştur. Max Immelmann ise yine hala havacılar tarafından kullanılan manevra "Immelmann's turn" u bulmuştur.

Fokker E.III ise Türkiye için farklı bir anlam ifade etmektedir. Bu uçaklar Türkiye'de Alman pilotlar tarafından kullanılmış, Çanakkale'de, İstanbul'da (Teğmen Buddecke tarafından tarafından Galata üzeinde 1 adet düşman uçağı düşürülmüştür.) ve orta doğuda savaşlara katılmıştır. Türk hava kuvvetlerinde o dönemde 4 E.I ve 9 E.III olmak üzere toplam 13 adet Fokker Eindecker hizmet etmiştir. Türkiye'de as olmuş en önemli pilot ise Teğmen Hans-Joachim Buddecke idi.

12 Ağustos 2007 Pazar

1/48 Neiuport 17C (Testor) Yapım aşaması

Model az parçadan oluşan bir model. Buna karşılık kalitesi bence yeterli, ve dışa detayı oldukça tatmin edici.



Modelin plastiği gri renkte, ilk olarak kabin bölgesini kahverengiye boyadım, daha sonra kanatları boyadım. Metalik gri boyaması söylensede, gerek Nieuoport'lardaki griye göre fazla açık renkli kaçtığını düşündüğüm için, metalik griye birazcık metalik çelik silah grisi katarak elde ettiğim renk uçağın ana rengi oldu.




Orjinal boyanması söylenen renklerden farklı oalrak, pervanenin olduğu motor bölümünü ise Humbrol'un WW1 mavisi ile boyadım. Bu şekilde mavili motor bölümünü başka bir modelde görmüştüm ve bence fena olmadı. Komple tüm uçağın gri olmasının verdiği sıkıcılıktan biraz olsun kurtulmuş oldu.






Şu anda modelin toplama ve boyama işlemi bitti. Bundan sonra vernikleme ve decal uygulaması yapılacak. Bu modele eskitme uygulamayı düşünmüyorum.



Yapım sırasında en büyük zorluğu üst kanadı ve iniş takımlarını yerleştiriken çektim. Üst kanadı tam oturtabilmek için, orjinalindede olduğu gibi alt küçük kanadın yukarı doğru hafif kıvrık bir V şeklinde olması gerekiyordu. Ancak Modelde kanat düz olarak çıkıyor. Yine aynı şekilde iniş takımlarındada aynı sorun vardı.